393 sonuç bulundu

Geri dön

Re: Tüküreyim.....


UTANSIN - NECİP FAZIL KISAKÜREK Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varmayan mızrak utansın! Hey gidi küheylan, koşmana bak sen! Çatlarsan, doğuran kısrak utansın! Eski çınar şimdi noel ağacı; Dallarda iğreti yaprak utansın! Ustada kalırsa bu öksüz yapı, Onu sürdürmeyen çırak utansın! Ölümden ilerde varış dediğin, Geride ne varsa bırak utansın! Ey binbir tanede solmayan tek renk; Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!
 
Mekanın cennet olsun ....
 
 
Tutku
Sal May 07, 2013 7:49 pm
 
Foruma git
Konuya git

Aman!





Aman!
Aman efendim, aman! Galiba Âhir Zaman! Manzarası yurdumun, Tufan gününden yaman! Göz görmez aydınlıkta; Asümanedek duman. Yer dumanmış ne çıkar, Duman dolu âsüman. Türk evi delik deşik; Yıkı dökük hânüman. Duraksız itiş kakış; Süresiz karman-çorman. Anne çocuk doğurur, Köpek soyundan azman. Beyinler zıpzıp kadar, Mideler koskocaman. Aziz fikir buğdayı, Katıra mahsus saman. Boş lâf, hep dalga dalga; Uçsuz bucaksız umman. Hayvanlık orkestrası: Eşek, birinci keman. Orman keleş, nebat kel; Nebat adamlar orman. Midelerde ihracat, Günde beş milyon batman. Milli servet matbaa, Bilmem kaç milyar harman. Yangın evinde satranç; Plân, reform ve uzman. Tam bir buçuk asırdır, Maymunlardan eleman. Bizdeki hale nispet Maymun taklitten pişman. Hangi yol Türke uygun, Hangi parti tercüman? Çıkamaz meydanlara; Camide mahpus iman! Silah küfrün belinde, Küfrün elinde, ferman. Cehle sorarsan ilim; Zehre sorarsan, derman. Rahmet, meçhul kelime; Bilinmez isim, Rahmân. Kutsal kitaptır fuhuş; Ahlâk, okunmaz roman. Tarih, kontra gerçeğe; Hürriyet hakka düşman. Millete kasdedenin İsmi milli kahraman. Yere batsın bu dünya, Bu dünyadan hayr uman! Genç adam, at yorganı! Sana haram, uyuman! Aman, efendim aman! Efendim, aman, aman!



 



Necip Fazıl Kısakürek



Tutku
Sal May 07, 2013 4:14 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Karaktersiz İnsanın Karakteristik Özelliği

Güzel bir paylaşım..teşekkürler...

arvensu
Cum May 10, 2013 11:29 am
 
Foruma git
Konuya git

Re: Karaktersiz İnsanın Karakteristik Özelliği

YÜREGİNE SAGLIK TURKU KARDEŞİM AMA BUNU OKUYUPTA ACABA NASİBİNİ ALACAK VE KENDİNE ÇEKİ DÜZEN VEREBİLİRSE NE GÜZEL AMA ZOR:)))))))

KoRaTeS__
Per Nis 18, 2013 12:26 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Karaktersiz İnsanın Karakteristik Özelliği

LAFI SADECE PAYLAŞIM OLARAK YAZILMIŞTI AMA GÖRÜNENNKİ KALEMİN UCUNDA NEFRET VAR YARA BIRAKMIŞ İZ ZOR ALLAH YARDIM ETSİN HATLAR DOLUUU ÇOK HATLARA YÜKLENMEYELİM SİNYALLER KESİLİR  YÜKÜÜ HAFİF EDİN ÇOK KARIŞIKLIK İYİ DEGİL

KoRaTeS__
Per Nis 18, 2013 7:47 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Karaktersiz İnsanın Karakteristik Özelliği

emeğinee yüreğine sağlık türkü adminim paylaşım için tşklrr

huzun_gecesi
Cum Nis 19, 2013 2:29 pm
 
Foruma git
Konuya git

Birliğe Ulaş..





Birliğe Ulaş
Beri gel, daha beri, daha beri. Bu yol vuruculuk nereye dek böyle? Bu hır gür, bu savaş nereye dek? Sen bensin işte, ben senim işte. Ne diye bu direnme böyle, ne diye? Ne diye aydınlıktan kaçar aydınlık, ne diye? Topumuz bir tek olgun kişiyiz, bir tek, ne diye böyle şaşı olmuşuz, ne diye? Zengin yoksulu hor görür, ne diye? Sağ soluna yan bakar, ne diye? İkisi de senin elin, ikiside, peki, kutlu ne, kutsuz ne? Topumuz bir tek inciyiz, bir tek. başımız da tek, aklımız da tek. Ne diye iki görür olup kalmışız iki büklüm gökkubbenin altında, ne diye? Sen habire gevele dur bakalım, habire 'usul boylu birlik çam ağacı' de, sonu nereye varır bunun, nereye? Şu beş duyudan, altı yönden varını yoğunu birliğe çek, birliğe. Kendine gel, benlikten çık, uzak dur, insanlara karıl, insanlara, insanlarla bir ol. İnsanlarla bir oldun mu bir madensin, bir ulu deniz. Kendinde kaldın mı bir damlasın, bir dane. Erkek arslan dilediğini yapar, dilediğini. Köpek köpekliğini ede durur, köpekliğini. Tertemiz can canlığını işler, canlığını. Beden de bedenliğini yapar, bedenliğini. Ama sen canı da bir bil, bedeni de, yalnız sayıda çoktur onlar, alabildiğine, hani bademler gibi, bademler gibi. Ama hepsindeki yağ bir. Dünyada nice diller var, nice diller, ama hepsin de anlam bir. Sen kapları, testileri hele bir kır, sular nasıl bir yol tutar, gider. Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak, can nasıl koşar, bunu canlara iletir.



 



Mevlana Celaleddin Rumi




Tutku
Sal May 14, 2013 11:44 am
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..

rica ederim cnmm 

huzun_gecesi
Sal May 14, 2013 12:14 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..


Meltemim canım  teşekkürlerr

Tutku
Sal May 14, 2013 12:21 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..

EMEGİNE SAGLIK ABLAM GÜZEL PAYLAŞIM AMA BU PAYLAŞIMDANN KENDİNE PAY ÇIKARMASI GEREKENLER ÇOK ASLINDA ELİNİ BAŞININ ARASINA ALIP AZ SAKSISINI ÇALIŞTIRMASI GEREK AMA SAKSII BOŞ :)))))))))ANCA GÜLÜNÜR AGLANACAK HALLERE

KoRaTeS__
Sal May 14, 2013 6:44 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..

Fotoğraf: Yüreğimle yüreğinin kapısındayım; bilirsin ki Sevgili, Allah'ın misafiri geri çevrilmez.. Buyur et beni Aşkına, Allah Aşkına...
<br />
<br />Hz Mevlana
<br />
<br />_____________________Semazen <3


 


Yüreğimle yüreğinin kapısındayım;


bilirsin ki Sevgili, Allah'ın misafiri geri çevrilmez..


Buyur et beni Aşkına,


Allah Aşkına...

Hz Mevlana..........


 

Birsu__
Sal May 14, 2013 6:00 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..

TİLKİ HER ZAMANN ASLANINN ARTIGIYLA ANCA DOYAR  AMA ASLAN OLMAK LAZIM HER NE OLURSA OLSUN KIZ KARAÇI HATUN OLMAZ DİLENMESE KARNI DOYMAZ DİYE BİZ SÖZ VARDIR BELEŞ KAHRAMANLARI ÇOK GÖRDÜMM :)))))))

KoRaTeS__
Sal May 14, 2013 6:54 pm
 
Foruma git
Konuya git

Söz'ün özü...

“Söz söyleyen kemal sahibi olursa, marifet ve hakikat sofrasını serdi mi, o sofrada her türlü yemek bulunur. Herkes orada gıdasını bulur.”
İnsan, büyük bir şeydir ve içinde her şey yazılıdır. Fakat karanlıklar ve perdeler bırakmaz ki insan içindeki o ilmi okuyabilsin. Bu perdeler ve karanlıklar; bu dünyadaki türlü türlü meşguliyetler, insanın dünya işlerinde aldığı çeşitli tedbirler ve gönlün sonsuz arzularıdır.
Vazifesini tam yerine getirmemiş olanın vicdan yarasına ne mazaretin devası ne ilacın şifası deva getirmiş

Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır. Ama bülbül, kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç?

İnsan gözdür, görüştür, gerisi ettir. İnsanın gözü neyi görüyorsa, değeri o kadardır.
 
Şu deredeki su,kaç kere değişti,yıldızların akisleri hep yerinde.

Kim benliğinden kurtulursa bütün benlikler onun olur. Kendisine dost olmayan herkese dost kesilir. Nakışsız ayna olur, tüm nakışlar onda seyredilir.

Gül düşünür, gülistan olursun. Diken düşünür, dikenlik olursun!
Kişinin değeri nedir?
Aradığı şeydir!
Eğer sen,can konağını arıyorsan,bil ki sen can sın.
Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan,sen bir ekmeksin.
Bu gizli,bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen,anlarsın ki
Aradığın ancak sensin,sen.
Madendeki  inciyi aradıkça madensin.
Ekmek lokmasına heves ettikçe,ekmeksin.
Şu kapalı sözü anlarsan,anlarsın her şeyi;
Neyi arıyorsan sen osun.
Senin canın içinde bir can var,o canı ara!
Beden dağının içinde mücevher var,o mücevherin madenini ara!
A yürüyüp giden sufi,gücün yeterse ara.
 
Tutku
Sal May 14, 2013 11:14 am
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..

ALTIN TERAZİSİNDE TENEKE TARTILMAZ EMEGİNE SAGLIK TURKU KARDEŞİM VAROL

KoRaTeS__
Sal May 14, 2013 7:21 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Birliğe Ulaş..


Gözyaşının bile görevi varmış.Ardından gülümseme için,temizlik yaparmış.Hz.Mevlana


accemim teşekkürler..

Tutku
Sal May 14, 2013 7:38 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Söz'ün özü...














Hep O


Aşk geldi, kan gibi
Damarlarıma derime doldu.
Beni benden aldı,
Varlığımı sevgiliye doldurdu.
Kısaca;
Bana benden kalan bir ad;
Ancak ötesi hep o...

 

Mevlana Celaleddin Rumi



Birsu canım teşekkürler...



 

Tutku
Sal May 14, 2013 7:53 pm
 
Foruma git
Konuya git

Hayatımız Dizi..


 
Gün geçtikçe yeni yeni dizler çıkmaya başlıyor. Artık öyle bir hal aldı ki neredeyse haftada bir dizi çıkartıyorlar. Gerçi bazıları tutuyor bazıları da ikinci haftasında finale gidiyor. Örnek vermeme gerek yok sanırım.
Ülkemizde dizi furyası yakın geçmişe kadar pek yaygın değildi,bilinen bir iki dizi vardı ve bunlarında dikkat çekenleri yabancı kaynaklıydı. Günümüzde ise yükseliş evresinde… Acaba bunun bizim hayatımıza ne gibi etkisi oluyor ? İyi mi? Kötü mü? Yoksa bunlar psikolojik bir savaş mı? Bu gün bunları değerlendirmeye çalıştım…
Diziler,kimilerine göre psikolojik bir savaş olarak değerlendiriliyor. Başta bakınca saçma gibi değil mi? Birde bardağın öbür tarafından bakalım;Bir ailenin sağlamlığı,aile fertleri arasındaki ilişkiler ile doğru orantılıdır değil mi? Toplumda ailelerden oluştuğuna göre şu sonuca varabilirmiyiz,
“Bir toplumu zayıf düşürmenin en etkili ve kolay yolu aile kavramını yok etmektir.”
Mantık bu kadar basit sanırım. Dizilere bakıyoruz bazıları normal hayattan kesitler ve aileye uygun ancak bide öyleleri var ki ne aile kavramına nede örf ve adetlere sığıyor....
Bunları izleyen kesimler belli bir süre sonra hoşlandıkları karakterin özelliklerini alıyor. Hatta bir ara A.B.D. yaşanan olayı duymuşsunuzdur… Bir lise öğrencisi babasının silahlarını kuşanıp sevdiği karakter gibi okulu basıyor ve sonuç felaket…
RTÜK’ün çıkarttığı simgeler ile izleyici uyarılıyor fakat kaç aile buna dikkat ediyor tartışılır tabi. Aynı durumlar çizgi dizler içinde geçerli. Yolda bir çocuğa sorsanız hangi karakteri seviyorsun diye %90 dövüşcü ve olağan üstü güçleri olanlardan söz etmekte. Eeee,hadi buyurun çocuğu engelleyin izlemekten…
Sonuç olarak beyni dizlerle yıkanmış bir toplum olmamız isteniyor gibi… Ancak sizler gibi duyarlı ve ne istediğini bilen bir kitleyle de başa çıkmaları gerek ve buda hiç kolay değil...
Bu sektörün bir parçası olmadan da tedbir almalı ve bizlere faydası olacak hatta çocuğunuz varsa ona katkı sağlayacak yayınlar izlemeye çalışmalıyız…
Tutku
Sal May 14, 2013 3:15 pm
 
Foruma git
Konuya git

güvenme

huzun_gecesi
Per May 16, 2013 12:51 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: güvenme

GÜVENME!! Güvenme her şeyine Seninde geçer zamanın Ne kalır şöhretin, .....Ne kalır hüsnüarın Böyledir kahpe dünyanın kanuni hayatı Güvenme her şeyine yoksa biter zamanın!!.. Bak şimdi bir yandan gülenin var Bir yandan gözünün yaşını silenin var Hayatın çilesini çekersin yeniden Önceki gibi bahtiyar olamaz’sın aniden Güvenme her şeyine yoksa zamanın BİTER ANİDENNNNN!!!!.....
huzun_gecesi
Per May 16, 2013 2:32 pm
 
Foruma git
Konuya git

Mutluluk nasıl yakalanır...

Mutluluk nasıl yakalanır..
Geçirdiği kaza sonucu dostumun bir gözü kör olmuştu. Sürekli yakınıyor, tek gözle yaşayamayacağını, işini bile yapamayacağını söylüyordu.
Dünyaya küsmüş, evden dışarı çıkmaz olmuştu.
Ziyaretine gittiğimde yana-yakıla şikâyetlerini sıraladı. Sabırla dinledikten sonra sordum:
Âmâ olarak dünyaya gelseydin ve geçirdiğin kaza sonucu gözlerinden biri açılsaydı ne hissederdin??
Düşünmeden cevap verdi: ?Herhalde çok mutlu olurdum.?
Öyleyse dedim, şimdi de ol, çünkü bir gözün görüyor.
Bir şaşkınlıktan sonra, aylardır ilk defa gülümsedi.
Dikkat!.. Mutluluk aradığımız yerlerde değil, aramadığımız yerlerde saklı olabilir.

Belki mutluluk, sadece görmektir...
Belki sadece işitmektir...
Belki hayatı koklamaktır...
Belki yalnızca dokunmaktır, tutmaktır...
Belki elimizdekini fark edip şükretmektir...
Belki mutluluk, hayatın olumlu yönlerini keşfetmektir...
Belki de yalnızca nefes almaktır...

Bir hasta için en büyük mutluluk sağlığına tekrar kavuşmaktır...
Peki, acaba sağlıklı günlerinde neden mutlu değildi?
İflas eden iş adamı için en büyük mutluluk, tekrar zengin olmaktır...
Zenginken neden mutlu olmadı?
Ağrılar içinde kıvranan biri için ağrılardan kurtulduğu an en mutlu andır...
Öyleyse ağrısız geçen onca yıl neden mutlu olamamıştı?

Gözleri kör biri için mutluluk, hayatı görmektir:
Oysa bu, her zaman görenleri mutlu etmeye yetmiyor.
Sağır biri için mutluluk, sesleri duymaktır...
Oysa bu, her zaman duyanları mutlu etmeye yetmiyor.
Elsiz-kolsuz biri için mutluluk, dokunmaktır, tutmaktır, sarılmaktır...
Oysa bunlar, her zaman dokunabilenleri, tutabilenleri mutlu etmeye yetmiyor.
Bacakları olmayan biri için mutluluk, yürümek, koşmaktır.
Oysa bu, her zaman yürüyebilen, istediği zaman koşabilenleri mutlu etmeye yetmiyor.
Çünkü kendimizi fark etmiyoruz. Kendini fark edemeyen tabiatı fark edemez, tabiatı fark edemeyen kâinatı fark edemez, kâinatı fark edemeyen hayatı fark edemez...
Bunları fark edemeyenin mutluluk kaynaklarını fark etmesi imkânsızdır.

Evlâtlarımızın sadece sıkıntılarını yaşıyoruz. Yalnızca bizi nasıl kızdırdıklarını, nasıl yorduklarını, nasıl incittiklerini anlatıyoruz.
Evlâtlarımızın aynı zamanda mutluluk kaynaklarımız olduklarını düşünmüyoruz bile!
Hayatı kendimize kendi ellerimizle zehir ediyoruz.
İşte bütün bunları aşmak, hayatla kucaklaşmaktır. Belki de mutluluk, hayatın sadece olumsuz yönlerine bakmak yerine olumlu yönlerine de bakmaktır.
Bunun için öncelikle hayatı her şart altında gülümseyerek yaşamayı öğrenmek lâzım. Gülümseme en büyük güçtür. Bu yetenek ve özellik tüm yaratılanlar arasından yalnızca insana verilmiştir. Allah?ın büyük ikramıdır.
                                                              
Yavuz Bahadıroğlu
 
Tutku
Pzr May 19, 2013 5:36 am
 
Foruma git
Konuya git

Yasamı ıskalamayalım...

        Allah'ın bize bağışladığı bu güzelim dünya için bişeyler yapalım...Yaşamı ıskalamayalım..
Çok zaman önceydi.O kadar zaman önceydi ki zaman diye bir şey yoktu.İnsanlar güneş doğup batıncaya kadar yaşıyorlardı hayatı.Bir daha hiç olmıyacakmış gibi dolu ve anlamlı.Derken zaman diye üç parçalı bir şey icat etti insan.Bir parçasına dün dedi,diğer parçasına bugün.öteki parçasınada yarın.Sonra fesat karıştı zamana ve insan bugünü unuttu.Dünü düşünüp pişman oldu,yarını düşünüp telaşlandı;Ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı.Farkında olmadan rezil etti bu gününü.

         Oysa yarın,bu güne ne diyor,dünde bu gün için yarın diyordu.Bir türlü beceremedi.Bir eliyle yarına,diğer eliyle düne yapıştı.Bu günü eline yüzüne bulaştırdı..Mutsuz oldu insan.Ve ne gariptirki yarının telaşıda  dünün pişmanlığınıda hep bu gün yaşadı,ama bugünü hiç yaşayamadı.Ne yarın ne de dün!

Mutlu günlere..
Tutku
Cmt May 25, 2013 12:58 pm
 
Foruma git
Konuya git
cron