6 sonuç bulundu

Geri dön

Sana... cansuyumaaaaaa..

sahiplenirse kendini elbette yalnızlığın bile bir anlamı olur o zaman…”
Veda ettim içimdeki o umutsuz adama artık! Kendimi öyle bir kandırdım ki damla damla düştü içime bir kadın… ilmek ilmek ömrüme işliyor güzelliğini, saçlarıyla öyle bir bağlıyor ki ruhumu sanki hiçbir pranga onun kadar anlamlı gelmiyor bu bedene… bir kadın adamlığımı sunuyor ve bir kadın bana gerçek dünyanın anahtarını kalbimden çıkartıp gözler önüne seriyor.
Diyorlar ki, batan her güneşte binlerce güzellik örtülür geceyle ama hiç mi açılmaz o perde hiç mi aşikar olunmaz karanlığın içindeki o masumiyete… sahi geceyle daha mı yalnız yaşanır sevdalar?
Yolu sevgiye çıkmayan hangi duygu gerçekten yaşanmıştır ki, birini sevmek bir kalp ispatıdır. Aslında ona inanmak, onunla hayallere dalmak bir yaşam kanıtıdır. Herkes bunu yapar veya yapamaz diyemeyiz ama başlı başına bir cesaret, kararlılık ve inanç gerektirir… öyle derin bir an’dır ki bu hal, dibe indikçe güzelleşir insan!
Meğer en güzel yalan aslında söylenemeyen gurur dolu sözlerin isyanıymış! Tıpkı benim seni sevdiğimi kendime bile itiraf etmemdeki zorluk gibi… ola ki günün birinde çalarım kapını, belki geleceğimi bilmiyorsundur ama şunu sakın unutma gelmeyeceğimi nerden biliyorsun?
Sana ilk defa bu yazıyla sevgilim diyeceğim, sonrasını mevlam bilir; e ne de güzel söylemiş erzurumlu ibrahim hakkı “mevlam neylerse güzel eyler…”
İşte böyle gültanem: “Gökyüzünde çiçekler açar, yeryüzünde yıldızlar el ele dolaşır. Başımda deli bir sevda, ellerim şimdilik öksüz ama bu gidişle diğer yetim duygularımda kavuşur cennetine; biliyorum inanırsam olur, çünkü öyle söylüyor tüm sokak çocukları…”
İnancımla seninim..!
MUTLU___
Cmt Ağu 24, 2013 8:00 am
 
Foruma git
Konuya git

Ölüm İle Hayat Arasına Çizebildiğim Tek Mutluluğumdun


“Hiçbir kelime senin adın kadar yer tutmadı dudaklarımda.. Hiçbir kadın senin kadar yakışmadı alın yazgıma..Ama başaramadık bu sevdayı yaşatmayı.. Başaramadık işte..”
 

 
Biz seninle hiçbir zaman aynı cümlenin içinde bile anılmadık.. Ne ben acılarını sırtlamış cümlenin yüklemi olabildim ne de sen mutluluklarımın gizli öznesi olabildin..Biz sadece hasrete prangalı iki yürek olduk....Biz ayak uçlarındaki karlara aldırmadan güneşli sabahlara doğmayı özenen iki deli gelinciktik..Zamansız açtık baharlara.. Zamansız uyandık kış uykularından.. Birbirimizin yüzünde gördüğümüz gülüşleri bahar sandık..Oysa biz kökleri toprakta kalacak bir gelinciğin bir kış sabahı güneşe gülümsemesi kadar imkansızdık…Hayat yolculuğunda sırt sırta verdik zannederken sırtlarımızın arasına örülü hasret duvarlarını göremedik..Belki de görmek istemedik.. Ne zaman duvarları aşmak istedik işte o an esir düştük imkansızlığa… İşte o zaman yenik düştük zamana.. Senle ben , hiçbir zaman “ biz “ olmayı başaramadık… Başaramadık işte.. Belki de seninle biz ayrı cephelerde savaşan iki kılıç ustasıydık… Kendimizi hep aramıza örülmüş hasrete kılıç sallar bilirken meğer biz kendi yüreklerimize kılıç sallamışız…
 
Hadi git sevgili.. Rüzgara karşı savaşmayı bırak… Hadi git.. Dağlar devrilmişken omuzlarıma, yalnızlık düşmüşken sokaklarıma git.. Git diyorum sana..Kapıyı biraz arala ve git.. Bana verdiğin ne varsa her şeyi topla ve git.. Bekletme ” seni” bekleyenleri… Bekletme kapımda beni sonsuzluğa gömecek yetim kelebekleri…Hadi git.. Her harfine ölümler beğendiğim adımı dudaklarımdan sökerek git.. Bana çıkan tüm sokakları sil adres defterlerinden.. Yaşayıp da kendi yüreğine bile ispat edemediğin bu sevdayı “ mutluluk bakiyelerden” düş gayri.. Gözlerime demir pervazlardan ölüm göz kırpıyorken durma git …
 
Hadi git sevgili... Adınla başlayıp adınla bitiremediğim cümleler kadar yalnız bırak beni.. Durma karanlıklarımda, durma hatıralarıma.. Git sadece.. Bırak hayat boyu sensizlik yerine ölümler diz çöksün ayak dibime… Bırak günahların dökülsün soğuk ellerinin gezindiği kücük avuç içlerime.. Hadi git sevgili.. Biz seninle rüya olmaktan öteye geçemedik.. Hiçbir zaman acıyı sırtlanıp mutluluğa gülümsemedik.. Hadi git…Dudaklarında daha fazla kanamasın pişmanlıkların. Daha fazla ağlamasın hatıraların.. Hadi git sevgili..
 
Hadi git..Çıktığın kapıdan ölüm gelsin ayak uçlarıma.. Bırak gözlerin mapusluğum, yüreğin sonsuzluğum olsun.. Hadi git… Durma sabahı olmayan karanlıklarımda.. Daha fazla üşütme ellerini karı, boranı eksik olmayan kışlarımda... Daha fazla bekleme yamalı cümlelerimde. Git diyorum sana.. Git.. Beni “ bana “ bırakma…Hadi kapıyı arala ve git.. Kapat tüm ışıkları.. Ve git hadi.. Çıktığın kapının ardından ölüm gelsin gayri..
 
Şimdi git... Unut ismimi... Unut yeminlerini... Seni hiç sevmediğimi farz et... Bu sevdayı hiç yaşanmamış kabul et... Demir kapımı ölüme arala ve sessice git...!
 
Git diyorum ! Sadece git... Ardından ölüm gelsin ayak uçlarıma... Sana kavuşmayı bilmese de, Seni severken ölmenin gururunu yaşasın bu yürek... Çünkü; sen benim, Ölüm ile hayat arasına çizebildiğim tek mutluluğumdun....!
DiLay__
Sal Ağu 20, 2013 1:48 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: İçinde Yaşattığını Özlermi İnsan?

emeğine yüreğine sağlık harika bir paylaşım olmuş cane...

Koray
Sal Ekm 22, 2013 9:40 am
 
Foruma git
Konuya git

Hayatı IskaLama Lüksün Yok Senin..

Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan "Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?" diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin.. iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz. Sen, "Ama senin için şunu yaptım" derken o, "şunu yapmadın" diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın.Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. "Peki o ne yaptı" deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın. Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. "Acılara tutunarak" yaşamayı öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası.... Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asolan yürektir.Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini... 
Heyecan_
Çar Kas 06, 2013 5:18 pm
 
Foruma git
Konuya git

Herşey Sende Gizli...

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret

Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın

Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
Heyecan_
Çar Kas 06, 2013 11:43 pm
 
Foruma git
Konuya git
cron