Kırdığım kadını onarmak için kendimden parçalar söken insanım ben. Demem o ki bize ben varken bişey olmaz...Koray
44 sonuç bulundu
44 sonuç bulundu • 2 sayfadan 1. sayfa • 1, 2
Günün Sözü...Saçlarını Kesen Bir Kadının Çektiği Acıyı Anlayabilecek Kadar Sev Bir Kadını...Ve Asla Bir Kadının Saçlarını Kesmesine Sebep Olma...Koray
İNSAN,,,,,,,,,,,
Bazı insanlar komşu tabağı gibi; Boşveremiyorsun!
Re: İNSAN,,,,,,,,,,,
Ne kadar kalbi kırılsa da bir derviş hep şunu der; "Allah'ım, sen yine de herkese iyilik ver..."
Re: İNSAN,,,,,,,,,,,Bu sabahlar deli eder insanı..
Yemin EttimYEMİN ETTİM BEN Gözlerinin önünde solduğuma bakma sen Yaprak gibi kuruduğuma aldırma sen Aşkını kalbimde yaşatmaya yemin ettim benSözlerini yarınlarıma umut bildimDünyamdaki gökkuşağı rengisinBir gülüşün dünyama ömre bedel Sakın gözlerime bakıp ağlama senElâ gözlerin yaşlar akıtsın istememAcılarına kefen giydirdim Senin mutluluğuna yemin etim benGeceden düşen yıldızsın gözlerime Düşlerimde süslediğim en güzel yerden Saraylar yaptım sanaKalbimde yeşerttiğim kırların renklerisin sen Azrail beni ansızın alırsa kollarınaSon nefesimde mutluluğuna yemin ettim ben Bir nefesti çaldığım canından canımaBeni hayata bağlayan gözbebeğimsin Sensiz kaldırımlar özlem hasret koksa da mutluluğuna yemin etim ben Ansızın kapına geleceğim meltem rüzgarlarıylaHayatında ki acıları senden çalmak içinSustuğuma bakma yüreğim ağlıyor sanaOmuzlarımda ki sensizliğin fırtınasındaHaykırıyorum vuslatın baharlarına Ve sen Öyle bir gel ki alev düşmüş dudaklarından uğrunda ölmeyi göze aldığın kadınSenin mutluluğuna YEMİN...ETTİ
Affet beni yüreğim affet..Affet beni yüreğim… Açtırdım kapılarını seni sevmeyene,derinlerdeki güzellikleri görmeyene… Sevgisizliklerine hapsettim seni… Affet beni gözlerim… Sana bakmayan gözlerin esiri etti. Gülerken saçtığın ışığını zindana çevirdim… Affet beni dizlerim… Gelmez yarin yolunda beklettim. Ayakta durmaya dermansız ettim. Affet beni sözlerim… Her acı sözü yutup;hep tatlı sözler söylettim. Zehir sözlere sevgi sözlerimi ziyan ettim… Affet beni kollarım… Seni sarmayan kollara her daim açık beklettim. Gelmeyince zalim yar,sevdalara seni açmamaya yeminler ettim… Affet beni gülüşlerim… Yalancı gülmelere kanıp gönülden gülmelerimle karşılık verdirdim. Yüreğimi ağlattılar sen yine de gülmeye devam ettin… Affet beni ellerim… Uzanmaz elleri tutmanı,hiç bırakmamanı senden bekledim.Bomboş kalınca üşüdün soğukluğun yüreğime işlettin… Affet beni Yarabbim… Verdiğin bu canın hakkını veremedim… Yüreğimi bir kulun yaralamasına,gözlerimi ağlatmasına, Kollarımı bağlatmasına izin verdim… Affet beni yarabbim O’nu çok sevdim…. Doğru zamanlarda yanlış insanlara,yanlış zamanlarda doğru insanlara mahkum oldu bu yürek… Belki doğruyu görmeye yetmedi gözlerim. Belki de yanlışı silmeye yüreğim
TeşekkürGüzel ve anlamlı bir paylaşım,teşekkürler arkadaşım.
Re: HERŞEYPaylaşımın hem konu olarak hem de müziği çok güzeldi zehra,teşekkürler
ÇÜNKÜ BAZI KADINLAR.Çünkü bazı kadınlar...
Yanlış yapmak ve yalnız kalmak arasında bir tercih yaparlar. Adamına göre değil, adabına göre.. Heveslerine göre değil, Hislerine göre karar verirler.. Sahte bir mutluluk yerine, Sade bir yalnızlığı tercih ederler.. İşte bu yüzden bazı kadınlar, Sınırlarını kendilerinin çizdiği, Gizli ve gizemli bir ülkede yaşarlar..Zorunlu olduklarından değil, Gururlu olduklarından.. Ve yerlerini sadece, Sabırlı ve yürekli olduğuna inandıkları, Bir erkeğe söylerler... ** ** ** ** Allah'ım dünüme, bugunüme ve bana nasip edeceğin yarına şükürler olsun...
Kurban Bayramınız Mübarek Olsun...!!!Bayramlar, dargınlıkların unutulduğu, insanların barıştığı, kardeşçe kucaklaştığı günlerdir. Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulandığı bir toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir. Sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmek dileğiyle...
Kurban Bayramınız mübarek olsun
BU KAVGANIZIN ANLAMI NEDünyanın bütün renkleri bir gün bir araya toplanmışlar ve hangi rengin en önemli en özel olduğunu tartışmaya başlamışlar: Yeşil demiş ki: “Elbette en önemli renk benim..ben hayatin ve umudunrengiyim.. çimenler, ağaçlar, yapraklar için seçilmişim.. Şöyle bir yeryüzüne bakin, her taraf benim rengimle kaplı...” Mavi hemen atılmış: “Sen sadece yeryüzünün rengisin. Ya ben? Ben hem gökyüzünün hem denizin rengiyim. Gökyüzünün mavisi insanlara huzur verir ve huzur olmadan siz hiçbir ise yaramazsınız” Sarı söz almış: “Siz dalga mı geçiyorsunuz ?Ben bu dünyaya sıcaklık veren rengim..güneşin rengiyim.. Ben olmazsam soğuktan donarsınız hepiniz” Turuncu onun sözünü kesmiş: “Ya ben? Ben sağlık ve direncin rengiyim..insan yaşamı için gerekli vitaminler hep benim rengimdebulunur.. portakalı,havucu düşünün.. Ben pek ortalarda görünen bir renk olmayabilirim ama güneş doğarken ve batarken gökyüzüne o güzel rengi veren de benim unutmayın” Kırmızı daha fazla dayanamamış: “ Ben hepinizden üstünüm! Ben kan rengiyim! Kan olmadan hayat olur mu?! Ben tehlike ve cesaretin rengiyim! Savaşın ve ateşin rengiyim!! Aşkın ve tutkunun rengiyim!Bensiz bu dünya bomboş olurdu!!!” Mor ayağa kalkmış: “Hepinizden üstün benim.. ben asalet ve gücün rengiyim.Bütün krallar,liderler beni seçmişlerdir..ben otorite ve bilgeliğin rengiyim, insanlar beni sorgulamaz..dinler ve itaat ederler” Bütün renkler hep bir ağızdan kavgaya tutuşmuşlar... Her biri diğerini itip kakıyor “en büyük benim” diyormuş... derken.. bir anda şimşekler çakmış, ve yağmur damlacıkları gökten düşmeye başlamış... bütün renkler neye uğradıklarını şaşırmış, korkuyla birbirlerine sarılmışlar.. Ve Yağmur’un sesi duyulmuş... “Sizi aptal renkler..BU KAVGANIZIN ANLAMI NE ,bu üstünlük çabanız neden? Siz bilmiyor musunuz ki her biriniz farklı bir görev için yaratıldınız, birbirinizden farklısınız ve her biriniz kendinize özelsiniz... simdi el ele tutusun ve bana gelin” Renkler bunun üzerine kendilerinden çok utanmışlar.. el ele tutuşup birlikte gökyüzüne havalanmışlar ve bir yay seklini almışlar.. Yağmur onlara “bundan böyle demiş..” her yağmur yağdığında siz birleşip bir renk cümbüşü halinde gökyüzünden yeryüzüne uzanacaksınız, ve insanlar sizi gördükçe huzur duyacaklar, güç bulacaklar..insanlara yarınlar için umut olacaksınız.....gökyüzünü bir kuşak gibi saracaksınız ve size Gökkuşağı diyecekler.. Anlaştık mı?” Bu yüzden ne zaman dünyamız yağmurla yıkansa, ardından gökyüzünde Gökkuşağı belirir...
ÇOK DAHA GÜZEL'dir :)Bir yaşında olmak NE GÜZEL!Evin içinde pıtır,pıtır yürürsün. Düşersin, kalkarsın, yine düşersin, hiç bıkmadan denersin.Kendi başına yürüdüğün için çok mutlusundur ve seni izleyenlerde mutludur..Sevinç çığlıkları atarak yanından geçersin anne babanın.Canın isterse durup sarılır, kendini sevdirirsin.Mutlu olmak için büyük olaylar olmasına gerek yok. Kendi başardıkların mutlu etmeye yetiyor.Bir yaşında olmak NE GÜZEL!Keşke hep böyle kalsak!Ama zaman geçtikçe, büyüdükçe, mutlu olmak için gerekli olan nedenler artacak.Hangimiz yürüyebildiğimiz için hálá sevinç çığlıkları atıyoruz ki?Bu mutluluğu hissedebilmek için önce uzun bir süre yürüme yeteneğimizi kaybetmemiz lazım ki...Bir yaşında yemeği avuçlarıyla yiyebilir insan...Zevkle domates sosunu ağzına yüzüne bulaştırabilir.Keyifle yemek yerken ne etrafın nasıl battığı önemlidir, ne de ellerin yapış yapış olması..NE GÜZEL'dir anne babanın keyifle seni seyretmeleri.Yemek, kaşığın üzerinde durmamakta ısrar mı ediyor, sorun değil! Hemen kaşık bırakılır ve ellere geçilir. Hem de zevkle kendi başına yemenin verdiği mutlulukla.Bir yaşında olmak NE GÜZEL!Yolda hiç tanımadığın birisine gülümseyebilirsin... Kim ne düşünür, ne der endişesi olmadan gidip birisine saçını okşatabilirsin... Elindeki oyuncağı tanımadığın birisine uzatıp sana baktı, güldü diye mutlu olabilirsin...Giymeye çalıstıgın çoraplar ayakkabılar, yarım yarım konusmalar....NE GÜZEL'dir annenin seni izleyip mutlu olması...Odadan çıkıp tekrar gelen birilerini alkışlayıp sevinç gösterisi yaparsın, diş fırçalamak, banyo yapmak, yürümek, yemek yemek mutlu eder seni ve anne babanı ...Ne güzel bir yaşında olmak!Ne kadar kolay mutlu olmak!( Tabiki 35 yaşında olmak ve anne olmak ÇOK DAHA GÜZEL'dir )
Çok...Çok
Çok dost olmasan, Çok olmazdı düşmanların da.Çok galip gelmek istemesen, Kimbilir böyle çok yenilmeyecektin.Çok gülmesen belki bir zaman, Böyle öç almazdı hayat; Ağlamazdın çok...Çok sevmesen, Çok özlemezdin.Çok görmesen, bilmezdin; Çok bilmesen, çok acıtmazdı hayat...Çok gitmesen yollara; Upuzun yollara, Böyle çok olmazdı dönüşün... Bana öyle uzak durmasan, Sana böyle yakın olmazdım. Yanmasam, Kül kalmazdım...( ... ) Ve Sen Sevgili; Her sabah uyandığımda düşündüğüm ilk şey,Her gece zihnimde canlanan son şeysin... Kalp
Habersiz geleceksin bir gün biliyorum...Habersiz geleceksin bir gün biliyorum
Kapımı çalmadan gireceksin içeri. Elimde işim,ocakta aşım,gözümde yaşıma bakmadan geleceksin. Ne haber vereceksin,ne davet edilmeyi bekleyeceksin…Dünya halen içimdeyken, heveslerim zirvedeyken, hiç bir işim bitmemişken geleceksin. Hazırlığım yok, umutlarım çokken, belki aç belki tokken geleceksin…“Biraz bekle”,”biraz dur”,”biraz geç kal” diyemeden, bir şeyler alamadan yanıma, yalnız kalınca bir kabirde neler gerekir? Onları dolduramadan valize, kimseyle vedalaşmadan, son taksitleri yatıramadan…Oğlumu son kez göremeden, kızımı öpemeden, son sözlerimi diyemeden geleceksin.İzin bile almadan, ”müsaitmisin” diye sormadan, yaşa başa bakmadan, son lokmayı yutmadan geleceksin.Anaları evlatsız, evlatları anasız, yiğitleri yarsız bırakansın sen. Gülüşleri yarım, sızıları derin bırakansın sen. Her yeni ölümle hayatın yalanlığını anlatansın sen.Kapıyı en çok çalan ama hiç beklenmeyensin. Davetliler arasında bulunmayansın. En çok görünen fakat hiç hatırlanmayansın.Hayallerim sensiz, planlarım sensiz, sensiz kalemim kağıdım, sensiz ekmeğim aşım…Biliyorum habersiz geleceksin birgün. Her şeye rağmen, tüm unutulmuşluklara, tüm aldanmışlıklara rağmen geleceksin. Yarım olan, tam olan neyim varsa alıp gideceksin.Kimseye bildirmeden en sessiz halinle geleceksin; ama giderken nice fırtınalar bırakacaksın ardında…Ansızın geleceksin bir gün,En güzel azalarımı çürütmek için, en tatlı varlığımı eritmek için geleceksin.Yanıma yalnızlığı vererek, bütün pişmanlıkları önüme sererek geleceksin… O ansızın, habersiz gelecek olanın şu an geldiğini düşün...Ve kalbini kırmaman gerekenleri düşün...Ve tüm sevdiklerimizden ayrılacağını düşün. ..Hesabını veremeyeceğimiz, yaptığımız veya yapmayı planladığımız iyi veya kötülükleri düşün...Ve Rabbimizin bize yapmamızı emrettiğini ne kadar yaptım...Ve Rabbimizin yasaklarından ne kadar sakındım...DE VE DÜŞÜN ... Hadi herşey için geç değil..Hayatına yeni bir yön,hayır ve güzelliklere bir fırsat daha ver..Kendine bir fırsat ver...Bismillah diyerek başla...Yeniden merhaba de hayata,sevdiklerine...Hayatı verenin rızasını kazanmak için..Rabbim pişman olmayacağımız bir ölüm nasip etsin. Bizden razı olduğunda Ona kavuşmayı lütfetsin.Amin... Ah be hayat;16.cüz gibi zor olsanda,17.cüzde rahatlatıyorsun.19.cüz gibi karışık olsanda bana bi yerde tanıdık geliyorsun.Yusuf Sûresi gibi telaffuz edemiyorum ama bazenRahman Sûresi gibi eğlenceli oluyorsun.Rabbim Bakara Sûresi gibi uzat ömrümüzü amaFatiha kadar öz olsun... Amin Kalp
SeN seN SeN.... !Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden.,Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.Hiç kimse aramasa sormasa beniSen gelsen yeter.. Huzur ellerinin güzelliğidir.Gözlerin karşımda mutluluk denizi.Her sabah soframızda ekmeğimiziSen bölsen yeter.. Yüreğim seninle yaylalar kadar serinNe bir çizgi hasret, ne bir nokta gamYayla dumanı gibi gözlerime her akşamSen dolsan yeter.. Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.Bende sabır sende naz..Gündüzünden vazgeçtim düşümde birazBir yüz görümlüğü sen olsan yeter.. Duymasa da hiç kimse şâir gönlümün,Sende karar kıldığını…Ve içimin şerha şerha yarıldığını,Sen bilsen yeter.. Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi..Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek..Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,Eğilsen yeter… AyşeNur&YaQuZa
SanalKahve © Copyright 2007 - 2014 Tüm Hakları Saklıdır.
|