196 sonuç bulundu

Geri dön

YENi YILIMIZ KUTLU OLSUN...!!!

Yeni bir yıla girerken sevgi ve barış diliyorum. Savaşların, acıların ve felaketlerin, geçip giden koca bir yıl gibi geride kalması umuduyla.. Nice yıllara.!!! ( Kar Kış Yağmur Çamur Soğuk demeden vatanımızı koruyan  TÜRK ASKERİME TÜRK POLİSİME sağlık huzur başarı diliyorum. Yüce ALLAHIM sizleri korusun )
 
Efe
Cmt Arl 31, 2016 4:55 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Öper ve geçer...!

Paylaşım için teşekkürler kaIp,güzeldi


 

gezgin_07
Çar Oca 25, 2017 10:20 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Öper ve geçer...!

Sende  sevdiklerin  ve sevilenlerin adına iyi ki varsın kalbiii...

Umrumdami
Cum Oca 27, 2017 5:26 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: BİZ,FM SANAL KAHVEDE(Hüner Çoşkuner Konuk )

BU GÜZEL SAYFA  DÜZENLENMESİNİ SAĞLAYAN KALP ARKADAŞIMIZA TEŞEKKÜR EDERİZ

PIRILTII
Çar Şub 01, 2017 5:58 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: BİZ,FM SANAL KAHVEDE(Hüner Çoşkuner Konuk )

TÜRK SANAT MÜZİĞİNİN DEV İSMİ HÜNER COŞKUNER WWW.BİZFM.NET DE VE http://sanalkahve.com/ DA 02.02.2017 PERŞEMBE SAAT:20:00 DA

PIRILTII
Çar Şub 01, 2017 5:57 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Sahi, sevgi neydi?..

https://youtu.be/rgaf0ThXrZA


 


sevgi emekmiş emekse vazgeçmeyecek kadar ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş

Umrumdami
Pzr Mar 05, 2017 2:58 pm
 
Foruma git
Konuya git

**AĞLATAN BİR AŞK HİKAYESİ **


 

AĞLATAN BİR AŞK HİKAYESİ “BEN ONU ÖMRÜM BOYUNCA SEVDİM”

 
Dondurucu soğukta bir an önce evime varabilmek için hızla yürürken, ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım. Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım.. İçinde üç dolar ve sararıp kat yerleri yıpranmış eski bir zarftan başka bir şey yoktu…
 
Sol üst köşede yalnızca gönderenin adresi, alıcı adresi yerinde bir posta kutusu numarası vardı. Bir ipucu bulabilmek belki biraz da merakımı giderebilmek için zarfı açtım ve içindeki mektubu okumaya başladım. Mektup, sol yanı çiçek resmiyle süslenmiş bir kağıda, özenli bir el yazısıyla yazılmıştı ve "Sevgili Michael” diye başlıyordu.. Ve "Annesi yasakladığı için onu bir daha göremeyeceğini” anlatarak devam ediyor.. "Ama sakın unutma, seni daima seveceğim” diye bitiyor.. İmza.. Hannah!..
 
Elimde yalnızca, mektubu yazan kişiyle, mektubun yazıldığı kişinin birinci adları vardı. Eve gider gitmez hemen telefon idaresini aradım. Görevli kişi, kendisine bildirdiğim adreste yaşayanların telefon numarasını vermesinin yasalara aykırı olduğunu söyledi. Fakat ısrarım karşısında: "Belki, size yardımcı olabilirim” dedi. "Bu adreste bulunan numaraya telefon ederim ve onlar Kabul ederlerse, sizi görüştürebilirim lütfen bekleyin..” dedi. İki üç dakika sonra görevlinin sesi geldi.. "Bağlıyorum efendim.” Telefonda, karşıdaki hanıma "Hannah diye birini tanıyıp, tanımadığını” sordum.
 
"Bu evi, 30 yıl evvel, Hannah diye kızları olan bir aileden aldık” dedi. "Peki yeni adreslerini biliyor musunuz?..” "Hannah annesini bir huzur evine yatıracaktı. Oradan takip ederseniz, belki adres bulursunuz..” deyip bana huzur evinin adını verdi.. Hemen aradım.. Yaşlı anne yıllar önce ölmüş..
 
Ama kızına ait eski bir telefon numarası var. Belki ordan bilirlermiş.. "Bunların hepsi aptalca aslında” dedim kendi kendime.. İçinde sadece 3 dolar ve 60 yıl önce yazılmış bir mektup bulunan cüzdanın sahibini aramak için bunca zahmete ne gerek var ki.. Aradım numarayı..
 
Bir kadın "Şimdi Hannah’nın kendisi bir huzurevinde” dedi ve numarayı verdi. Hemen orayı çevirdim.. Ses;
 
"Evet, Hannah burda yaşıyor” dedi.. Saat ona geliyordu ama hemen yola çıktım, Hannah’yı görmek için.. Devasa bir binanın üçüncü katında şirin bir oda.. Gümüş saçlı, sıcak tebessümlü bir yaşlı kadın.. Gözlerinin içi ışıl ışıl ama.. Anlattım olanları.. Cüzdanı ve mektubu gösterip..
 
Derin bir iç çekti mektuba bakarken ve "Genç adam” dedi, "Bu mektup, Michael ile son kontağımdı... Onu öyle seviyorum ki.. Sean Connery gibi yakışıklıydı.. Hani şu meşhur aktör.. Ama ben 16 yaşındaydım.. Çok küçüğüm diye annem kesinlikle izin vermedi..” Derin bir nefes daha..
 
"Michael Goldstein harika bir insandı. Eğer bulabilirseniz ona söyleyin lütfen.. Onu hep düşündüm.. Hep..” Bir ufak sessizlik.. Bir derin nefes daha.. "Ve onu hep sevdim..”
 
İki damla yaş damladı elindeki mektuba, ıslanan gözlerden.. "Ve hiç evlenmedim.. Michael gibi birisini bulamadım ki..” Hannah’ya teşekkür edip odadan çıktım.
 
Binadan çıkarken danışmada beni karşılayan kız "Hannah Hanım yardımcı olabildi mi size” dedi..” Hiç değilse bunun sahibinin soyadını öğrendim” dedim.. Cüzdanı elimde sallayarak.. O sırada yanımda dikilip duran hademe bağırdı.. "Hey baksana.. Bu Bay Michael’ın cüzdanı.. Üzerindeki bu kırmızı şeritten onu nerde görsem tanırım.. Cüzdanını hep kaybederdi zaten.. Üç kere ben buldum, koridorlarda.
 
"Michael sekizinci katta yaşıyordu.. Ok gibi fırladım tekrar asansöre. Michael yatmamıştı. Okuma odasında kitap okuyordu. Hemşire beni ve elimdeki cüzdanı gösterdi. Michael elini arka cebine attı, hızla.. Sonra sevinçle "Evet bu benim cüzdanım” dedi. "Öğleden sonraki yürüyüş sırasında kaybetmiş olmalıyım. Size teşekkür borçluyum.” "Hiçbirşey borçlu değilsiniz” dedim. "Ama özür dilerim. İpucu bulmak için açtım ve içindeki mektubu okudum.” "Mektubu mu okudun?” "Sadece okumakla kalmadım.
 
Hannah’yı da buldum..” "Buldun mu? Nerde? İyi mi? Hala eskisi gibi güzel mi. Söyle, lütfen söyle..”
 
"Çok iyi.. Hem de harika” dedim, yavaşça.. "Bana onun telefon numarasını ver. Yarın onu hemen arayacağım.”
 
Elime sımsıkı sarıldı.. "O benim tek aşkımdı.. Onu öyle sevdim ki, asla evlenmedim.. Çünkü bu mektup geldiğinde hayatım, anlamsal olarak bitmişti.” "Bay Goldstein” dedim.. "Gelin benimle..” Asansörle üçüncü kata indik.. Odanın kapısı açıktı. Hannah sırtı kapıya dönük televizyon izliyordu..
 
Hemşire ona yaklaştı, omzuna dokundu.. "Hannah”dedi.. "Bu bay’ı tanıyor musun?” Gözlüklerini ayarladı bir an baktı, tek kelime etmeden..”Michael” dedi, Michael, kapıda, kısık sesle..
 
"Hannah.. Ben Michael.. Beni tanıdın mı?..” "Michael” diye yutkundu Hannah. "İnanmıyorum..
 
Bu sensin. Benim Michael’ım.” Michael Hannah’ya doğru yürüdü yavaşça. Sarıldılar.
 
Hemşire yanıma geldiğinde onun da gözleri yaşlıydı..”Gördün mü, bak?” dedim "Yaşamda, yaşanması gereken herşey, er ya da geç, birgün kesinlikle yaşanacaktır.”
 
"Üç hafta sonra beni huzurevinden aradılar. Pazar günü bir nikah vardı.. Gelebilir miydim?
 
Harika bir nikah töreni idi. Hannah ve Michael beni nikah şahidi yaptılar üstelik. Hannah açık bej elbisesi içinde çok güzeldi.. Michael de lacivert takımı içinde hala çok yakışıklı..
 
Bir nikah tanığı olarak söylüyorum bu gözlemlerimi…
 
Aşklarını onsekiz yaşın heyecanı ve duygusuyla yaşayan 76 yaşındaki gelin ile 79 yaşındaki damadın nikahında keşke siz de bulunsaydınız… Altmış yıl önce bittiği sanılan bir aşk öyküsünün, altmış yıl sonra, kaldığı yerden nasıl filizlendiğine siz de tanık olacaktınız.
 
cesmi_siyah
Cmt Mar 11, 2017 4:41 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili !










Emeğinize sağlık KaIp,çok güzel bir paylaşımdı,teşekkürler.






gezgin_07
Pts Mar 13, 2017 1:44 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili !

mutlulugu(aşk'ı) sende bulan senindir.. gerisii misafirr.. Hz. mevlana..

Umrumdami
Pts Mar 13, 2017 3:41 pm
 
Foruma git
Konuya git

ÇANAKKALE GEÇiLMEZ...

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın Bu toprak, bir devrin battığı yerdir. Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın Bir vatan kalbinin attığı yerdir. Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda Gördüğün bu tümsek Anadolu'nda, İstiklal uğrunda, namus yolunda Can veren Mehmed’in yattığı yerdir. Bu tümsek, koparken büyük zelzele, Son vatan parçası geçerken ele, Mehmed’in düşmanı boğdugu sele Mübarek kanını kattığı yerdir. Düşün ki, haşrolan kan, kemik, etin Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin Bir harbin sonunda bütün milletin Hürriyet zevkini tattığı yerdir. Necmettin Halil ONAN
gezgin_07
Çar Mar 15, 2017 5:47 pm
 
Foruma git
Konuya git

**TARİHTE BU GÜN** ÇANAKKALE SAVAŞI

 
BÜYÜK SAVAŞA 4 GÜN KALA ...
 
 
Bugün 14 Mart 1915. Deniz savaşına 4 gün var. Düşman en uygun zamanı kolluyor. Deniz biraz sakin ve ufuk hattı açık olmalı. Oysa Martın bu günleri deniz biraz hırçın ve hava puslu. Enver paşa Amerikan elçisi ile Çanakkaleyi gezdi. Tahkim edilmiş mevkiileri gösterdi. Oysa Amerikan elçisi İngilizlere gördüklerini anlatacaktı. Belki de Enver paşa bunu bilerek yaptı. Çanakkalenin geçilmesinin imkansız olduğunu anlasınlar diye. Ama kişi yanlış. ABD savaşa sonradan girecek ve İngiliz limanına ve İstanbula işgal yıllarında gemilerini gönderecektir.
 
 
 
Düşman her sabah işe çıkar gibi bütün gemileriyle sahillerimizi bombalıyordu. Gecede mayın tarama gemileri mayın avına çıkıyordu. Bizim tek sorunumuz cephaneydi. Almanyadan geliyordu. Ve attığımızın yerine yenisini koyamıyorduk. O yüzden devamlı yumruk yiyen ama ayakta durmaya çalışan bir boksör gibiydik. Asıl harekatın başlaması bizim için gongun sesi olacaktı aslında...
cesmi_siyah
Çar Mar 15, 2017 4:05 pm
 
Foruma git
Konuya git

**ÇANAKKALE GEÇİLEMEZ...! ** ZAFER-ANMA

ÇANAKKALE GEÇİLEMEZ...!


Görüntünün olası içeriği: yazı

cesmi_siyah
Cum Mar 17, 2017 6:03 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: KANDİLİMİZ MÜBAREK OLSUN ...










Emeğinize sağlık KaIp,çok güzel bir paylaşımdı,teşekkürler.






gezgin_07
Per Mar 30, 2017 6:08 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Eco ve Pırıltının Konuğu ; Zafer Peker BizFm' de...

Web Radyoculuğun da BİZFM Farkı !
Zafer Peker Eco Ve pIRILTI İLe Bir Varmış Bir Yokmuş programında canlı yayın konuğumuz.
27 Nisan Perşembe 20.00
www.bizfm.net  


sevgili Kalp arkadaşım teşekkür ederim

PIRILTII
Sal Nis 25, 2017 11:37 am
 
Foruma git
Konuya git

O zaman sevgi nedir? Ne değildir?

 
Sevgi güvenmektir.
Sevgi inanmaktır.
Sevgi gönülden bağlanmaktır.
Sevgi insanın kendini sevmesi ve başkalarına karşıda sevgi beslemesidir.
Sevgi sadece aşktan ibaret değildir.
Sevgi doğallıktır.
Sevgi gönülden geldiği gibi davranmaktır.
Sevgi seven kalp ile birleştiği zaman “ben”,  “sen” kalkar ortaya “biz” çıkar.
Sevgi sınırsız paylaşmaktır. Derdi, kederi, mutluluğu, sevinci paylaşmaktır.
Sevginin sonun yoktur. Gerçek sevgiler hiçbir zaman bitmezler. Sevgiler son bulmaz ama son bulmuş gibi görünür veya insan öyle gelir.
Sevgiler beraberce yaşandıkça artar.
Sevgiden hiçbir zaman vazgeçilmez, insan vazgeçmeye çalışsa bile buna kalbi izin vermez.
Sevgide  “ama”, “fakat” yoktur.
Sevgide almak yoktur, vermek vardır. Ve bir şey veriyorsan bunu kendin için yapmaz, sevgin için yaparsın.
Sevmek sabırlı bir şekilde sevileni beklemektir. Leyla’nın mecnun beklemesi, aslının keremini özlemesi, Ferhat’ın dağları delmeyi beklemesi gibi beklemektir.  Yani sevmek sabırdır.
Sevgi bir işe gönülden bağlanmaktır.
Sevgi küsmemek, alınmamak, gücenmemektir.
Sevmek karanlıkta önüne görmeden cesaretlice yürümektir.
Sevmek sevgiliden gelen her şeye katlanmaktır. Sevgiliden gelen bir bıçak olsa bile ona cesurca göğsünü açabilmektir.
Sevgi verilen sözden dönmemektir.
Sevgi ölmektir. Bir sevgili uğrunda fedakarca için için ölmektir.
Sevgi yaşamaktır aslında. Sevgin için yaşamak, sevdiğin için yaşamak, sevdiğini yaşatmak için yaşamaktır. Sevgi yaşarken sevgileri yaşatmak için hayata tutunmaktır. Hayatın her türlü zorlu engeline rağmen inatla yaşamın karşısına sevgiyle çıkabilmektir.
Aydanaz
Per May 11, 2017 12:18 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: İnsan en çok kimi severse ona kırılır...

.


Kalp emeklerine sağlık bu güzel paylaşımların için teşekkürler.

Efe
Çar Arl 13, 2017 3:31 pm
 
Foruma git
Konuya git

Re: Duyuru:''CANDOSTLAR '' 101 lobisi açılmıştır...

Kalp emeğine o güzel yüreğine sağlık....Innocent

Peri
Pts Arl 18, 2017 7:56 pm
 
Foruma git
Konuya git
cron