1 sayfadan 1. sayfa

''Saldırgan ''diyorlar bana !! Önyargılarımız..

İletiTarih: Pts Haz 05, 2017 7:35 am
KaIp

Önyargılarımız



"İçimde neler yaşadığımı bilmediğiniz gibi, nelerle mücadele etmem gerektiğini de bilmiyorsunuz. Hayatım hakkında birçok zor karar almam gerekirken, nelerden vazgeçmem zorunda kaldığımı da anlamıyorsunuz. Anlamanızı bekleyemem; kimse kimsenin iç dünyasında neler yaşadığını veya hissettiklerini bilmek zorunda değil. Neyse bilmeniz gerekmiyor; zaten çok da önemli değil. Hayat benim hayatım; iyisiyle kötüsüyle yaşadıklarım benim yaşadıklarım. Yani özetle; hiçbir şey bilmediğiniz halde fikir sahibi oluyor, dilediğiniz şeyi istediğiniz gibi düşünme hakkını kendinizde görüyor ve nihayetinde yargılayıp hüküm veriyorsunuz. Çok komiksiniz biliyor musunuz(!)"
Hayat Güzel de "De" leri Var İşte!


Saldırgan diyorlar bana Oysa kırılganım ben … 
Gözyaşlarım mücevher ,saklıyorum herkesten...
Ürküyorlar gözümdeki ateşten 
Ürküyorlar dilimdeki zehirden 
Ürküyorlar o dur durak bilmeyen gözü kara cesaretimden ….
Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum, Bir yanı çılgın dağ doruğu. Oysa böyle yapmasam ben, nasıl korurum içimdeki çocuğu..? Bir yanım çılgın nar ağacı Bir yanım buz sarayı…



Bana güç veren zaferlerim değil,
yaşamdaki yenilgilerimdir.


Kalp


 


Re: ''Saldırgan ''diyorlar bana !! Önyargılarımız..

İletiTarih: Pts Haz 05, 2017 8:06 am
KaIp

Önyargılarımız



Satılık Köpek Yavruları" ilanın altında küçücük bir çocuğun başı gözüktü ve çocuk dükkan sahibine sordu:
"Köpek yavrularını kaça satıyorsunuz?"
Dükkan sahibi,
"30 dolarla 50 dolar arasında değişiyor fiyatları" dedi.
"Benim 2 dolar 37 sentim var" dedi çocuk,
"Bir bakabilir miyim yavrulara?"
Dükkan sahibi gülümsedikten sonra bir ıslık çaldı ve köpek kulübesinden beş tane yumak halinde yavru çıktı. Yavrulardan biri arkadan geliyordu. Küçük çocuk yürümekte zorluk çeken sakat yavruyu işaret edip sordu:
"Bunun nesi var?"
Dükkan sahibi onun kalça çıkığı olduğunu ve hep sakat kalacağını açıkladı. Küçük çocuk heyecanlanmıştı.
"Ben bu yavruyu satın almak istiyorum."
Dükkan sahibi,
"Hayır, o yavruyu satın alman gerekmiyor. Eğer gerçekten istiyorsan, o yavruyu sana bedava veririm."
Küçük çocuk birden sinirleniverdi. Dükkan sahibinin gözlerinin içine dik dik bakarak,
"Onu bana vermenizi istemiyorum. O da diğer yavrular kadar değerli ve ben fiyatını tam olarak ödeyeceğim. Aslında, size simdi 2 dolar 37 sent vereceğim ve geri kalan borcumu da her ay 50 sent olarak tamamlayacağım."
Dükkan sahibi çocuğu ikna etmeye çalıştı.
"Bu köpeği gerçekten satın almak istediğini sanmıyorum. Bu yavru hiç bir zaman diğer yavrular gibi koşup, zıplayamayacak ve seninle oynayamayacak."
Bunun üzerine küçük çocuk eğildi, pantolonunu sıvadı ve büyük bir metal parçasının desteklediği sakat bacağını dükkan sahibine gösterip tatlı bir sesle,
"Ben de çok iyi koşamıyorum ve bu yavrunun kendisini çok iyi anlayacak bir sahibe gereksinimi var" dedi.



Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden meydana çıkıyordu.
Biz o zaman sahiden yaşamaya, ruhumuzla yaşamaya başlıyorduk.


Kalp