1 sayfadan 1. sayfa

Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:07 pm
Ece


Çocuk istismarı, Fiziksel ya da psikolojik olarak bir çocuğa bir yetişkin tarafından kötü davranılmasıdır. Ayrıca çocuklara kötü davranmak veya çocuk istismarı ve ihmali ile de çoğu zaman eş anlamı taşır. Dünya Sağlık Örgütü çocuk istismarını şöyle tanımlar: "Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir."


2 Eylül1990 tarihinde yürürlüğe giren Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre; "Ulusal yasalarca daha genç bir yaşta reşit sayılma hariç, 18 yaşın altındaki her insan çocuk sayılır".


Cinsel istismara maruz kalan çocukların yaşa göre dağılımları incelendiğinde; %30'unun 2-5, %40'ının 6-10, %30'unun 11 - 17 yaş grubunda olduğunu görülmekte. İstismara maruz kalan çocuklarda kız/erkek oranı 3'tür. Yurt içi yayınlarda ise kız/erkek oranı birbirine yakın bulunmuştur. İstismarcıların %96'sı erkek, %80'i de çocuğun tanıdığı birisidir.


Herhangi bir çocuk istismarı ve çocuk tecavüzü halinde çocuğun deşifre edilerek haber yapılması son derece yanlıştır. Eğer bir çocuk istismar edilmiş ise o çocuğun gazete sayfalarında manşet edilmesi çocuğun geleceği açısından son derece yanlıştır.   Tecavüze uğramış bir çocuğun resimlerinin gazetelerde boy boy günlerce yayınlanması ve o çocuk hakkında bilgiler verilmesi, o çocuğu potansiyel bir suçlu psikolojisine ve toplum dışına itmiş oluruz.


Çocukların sigara ve alkol, uyuşturucu gibi alışkanlıklara yönelmesi halinde mutlaka çocukla iyi bir iletişime geçilerek yaptığı hareketin yanlış olduğunun anlatılmasından yanayız.


Geçtiğimiz aylarda adını bile anmak istemediğimiz bir köşe yazarı 70’li yaşlarda, 13-14 yaşında bir kız çocuğuna tacizde bulunmuş, bir müddet tutuklu kaldıktan sonra salıverilmişti. Doktor raporları kız çocuğunda psikolojik sorun olmadığına karar vermiş, nerdeyse suçlunun bu mağdur kız çocuğu olduğuna karar verilmişti. Daha sonraki günlerde sayısız tecavüz olayları okuduk basından. Basının da manşetten yazdığı gibi , “Gerçekten noluyor bizim insanlarımıza”, bir yerlerde yanlış var, bu fiili yapanlara aslında insan dahi denemez. Yapılan kontrollerinde akıl sağlıklarının yerinde olduğu yönünde raporlar veriliyor. O taktirde insanlarımızı yetiştiremiyoruz, batılı kediyi köpeği yetiştirirken biz çocuklarımızı insanlarımızı yetiştiremiyor, koruyamıyoruz. Çocuk sığınaklarında, çocuk bakım evlerindeki; terk edilen 0-6 yaş grubu çocuklara sahip çıkılabilir, tüp bebek sahibi olabilmek için milyarlar harcayan anne babalara sesleniyoruz, kendi canınızdan kendi kanınızdan çocuk sahibi olmanız tabi ki hakkınız, ancak bu adı geçen kurumlara terk edilen çocuklar da bizlerin bu toplumun çocukları, bir alternatif olarak düşünün deriz.


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:38 pm
Senem


Yetişkin insanların bile kendilerini korumakta


başarılı olamadığı dünyamızda, ülke hukukumuza göre


18 yaşına dek her birey çocuk kabul ediliyor.


Çocukların saptanmış ezbere bir kıstas olan reşitlik


evresine kadar yetişkin olmadıkları yönündeki negatif


genellemeye karşın, özellikle de içinde


bulunduğumuz topraklarda, bir anda "yetişkin"e


dönüştürüldüğüne şahit oluyoruz.



Küçük bireylerin maruz kaldığı fiziksel, duygusal,


cinsel, sağlıksal, eğitimsel vb.


ihmallerin yanı sıra; bir de çocuk istismarı denen ve


evrensel çapta sık örneklerine rastlanan bir gerçek


vardır ki, bu istismarlardan haberdar olan insanda


insanca söz söyleyebilme yetisi kalmaz.



Çocuk istismarı denen hadiseyi kendi içerisinde


ayırmak gerekirse fiziksel, duygusal ve cinsel istismar


başlıkları altında irdeleyebiliriz.


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:41 pm
Senem

 


Fiziksel istismar vakasını duyduğumuzda


aklımıza gelmelidir ki: bir yerlerde bir çocuk,


kendi ebeveynleri ya da bakımından sorumlu kişilerce


bedensel sağlığına zarar verilecek şekilde sert ve


sapkın davranışlara maruz kalıyor.


Küçücük ve savunmasız bir beden belki sarsılıyor,


belki itiliyor, belki dövülüyor belki de üzerinde sigara


söndürülüyor.


Fazla mı acımasız geldi?



fiziksel ve duygusal istismar


Yorgun bir günün ardından duş alıp kendinize gelmek


isterken, aniden ısınan suyun gazabına uğradığınız


anlarda bu yazımı ve sorumsuz insanlar tarafından


kaynamış suyla yıkanan çocukları anımsayın.


Anımsayın ve unutmayın ki, devletin çocukları


koruma-kontrol-yaptırım üçgeninin gelişmesi için


çaba harcama gereği duyun.


Tepkiniz çocuklar adına güzel bir hediye olacakken;


duş ve sıcak su çağrışımı da benden size nahoş bir


hediye olsun.


 


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:45 pm
Senem

 


Duygusal istismarın lafı geçtiği yerde de bilin ki,


her şey bir çocuğun doğumuna sebebiyet vermekle,


karnını doyurmak ya da oyuncaklarını dizmekle


bitmiyor.


Çocuğun gereksinim duyduğu sevgi ve alaka başta


 anne ve babası birincil derece sorumlu kişiler;


sonrasında da çevresindekilerce karşılanması


en az çocuğun nefes alma zorunluluğu kadar


mühimdir.


Eğer bir çocuk kendi hisleri ya da çevresinden


gözlemledikleri sonucunda sevilmediğine,


istenmediğine, önemsenmediğine vb.


kanaat getirirse, bu çocuk ruhen kendini hep eksik ve


güvensiz hissedecektir.


Bu hislerin sonucunda da karakter gelişiminin


pozitifliği, insan ilişkileri ve geleceği risk altında


olacaktır.


Bir de duygusal gelişimleri adına, özellikle de


nedenini algılayamayacak yaştaki çocuklara bağırmak,


usulsüz cezalar vermek, karanlık odalara kapatmak


hiç ama hiç yapıcı değildir.


 


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:47 pm
Efe

Ece adminim emeklerine sağlık paylaşım için tşkrler


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:56 pm
Senem

 


Cinsel istismar...


Bırakın şahit olmasını, duyması bile mide bulandırıcı.


Hatta yazması, bahsetmesi bile.


Cinsel istismarda kurban olan çocuk kendi aile bireyi


(ensest); eğitmeni; tanıdık ya da tanınmadık


bir yetişkin tarafından taciz edilir.


Bu tacizin boyutu ufak dokunuşlardan, tecavüze


kadar büyüyebilir.


Bilinenin ya da sanılanın aksine çocuklara pedofilik


ya da ensest eğilim gösteren sapkınların oldukça


büyük bir bölümü akli açıdan sağlıklıdır.


Zihnen rahatsız olan küçük bir kesimin haricinde, her


biri bilerek ve isteyerek küçük bir çocuğun ya da


ergenin üzerinden cinsel arzu ve eksikliğini hissettiği


ego-otorite ihtiyacını karşılamak için ikna, kandırma,


zorlama ya da tehdit yolunu seçerek tacizde bulunur.


Kısaca, çocuk pornolarının arz-talep eğrisinden de


anlaşılacağı gibi, milyonlarca çocuk fantezisi kuran ve


bu fantezilerini gerçekleştirecek adımlar atan insan


vardır.


Cinsel istismara maruz kalan bir çocuk ergen, olayın


sonrasında onu huzura erdirecek tedavi ve desteği


görmüş olsa bile, bilinci, insan ilişkileri


(özellikle özel ilişkilerinde) ve hayata bakış açısı hiç


bir zaman bu talihsiz olayı yaşamamış diğer çocuklar


gibi gelişmeyecektir.


Kurban, yaşı ya da ruhsal yapısına, yaşadığı travmaya


bağlı olarak zihninden başına gelenleri silmiş olsa bile,


alt bilinci hayatının geri kalanında ona yaşadıklarını


sinsice anımsatacaktır.


Ki bu en iyi senaryo...


Bir de başına gelenleri utanç ya da korkuyla hayatı


boyunca kimseyle paylaşmadan büyüyen, yaşayan ve


ölen çocuklar vardır.




Çocuk gelişiminin olumsuz etkilendiği durumların


sadece küçücük, minicik bir yansımasıydı bu yazı.


Yazarken içimden geçen ise: kendi bağımızın olduğu


ya da olmadığı bütün çocukların geleceğine bir şekilde


duyarlı davranarak özen göstermek.


 Unutulmamalı ki şu dünya üzerinde anne ve babası


dahil, hiç kimse bir çocuğunun sahibi değildir.


Çocuk dediğimiz de bir bireydir, mal olarak


görülemez.


Bu sebeple de kimse bana yetiştirme tarzlarının


çeşitliliği ya da bazı şeylerin aile içinde kalmasından


söz edemez.


Her zaman için devletin kendi vatandaşlarını koruması


gerekir.


Bilhassa kimsesiz çocukları...


 
Çocukların ihmali ve istismarı konusunda yaptırımlar


ve vakanın takibi ciddiye alınmalı, yasalar yeniden


düzenlenmeli ve ağırlaştırılmalı.


 Yıl olmuş 2013 ve hala 1 gün içerisinde hastanelere


yüzlerce dayak ya da taciz sonucu yaralı çocuk


yatırılıyor.


Hala markette yürürken ağladığı için çocuğunu


saçından sürükleyen annelere rastlıyorum.


Hala gazeteyi açtığımızda 3 yaşındaki bir erkek


çocuğunun tecavüze uğradığı haberini okuyoruz.


Hala...


 Haberdar olduklarımızdan çok bilmediklerimiz var.


Bir de bu güne dek şahit olunulan ve günümüzde


"modası geçtiği" için unutulanlar...


İşte böylesine üzücü, böylesine acı gerçekler bunlar.


İnsanı insanlığından utandıran ve güvensizliğe


sürükleyen olaylar...


 Sahi, artık kim bana gözünden sakındığı çocuğunun


başına böyle bir şey gelmeyeceğinin garantisini


verebilir ki?


Siz de aynı fikirdeyseniz, çocuk istismarına karşı


farkındalığın yaygınlaştırılması için elinizden geleni


yapın.


İnanın bana. 2 kelime bile bir başlangıçtır...


 


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 10:59 pm
Senem

Son Olarak Senem'in İyi Niyetinin Suistimal Edilmesi


 


Emeklerine Güzel Yüregine Saglık Ece'm


Yine Güzel Bir Konuya El Atmışsın


Kutlarım Kocamannnnnn


Hohhhhhhh ( :


 


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Cmt Haz 01, 2013 11:06 pm
Ece

Canımmmm bayıldımm  paylaşımlarına


o


güzel sevgisi tükenmiyen yüreğine


 


sağlıkkk


 


____ HOH_____


Re: Çocuk İstismarına Hayır.....

İletiTarih: Pts Haz 03, 2013 6:06 pm
Ece

TEşekkürler efe adminim