1 sayfadan 1. sayfa

Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 12:38 pm
efe_19
Hoşgörü Nedir, Hoşgörü Tanımı ve Anlamı Hakkında Örnek Cümleler, Özlü Sözler

Hoşgörü kelimesini hep duyar ve sık sık kullanırız. Peki hoşgörü kelimesinin anlamını ne kadar biliyoruz? Hoşgörülü nasıl olunur bilmek için hoşgörünün ne olduğunu bilmek gerek.

Hoşgörü, müsamaha, tahammül, katlanma, görmezden gelme veya göz yumma, başkalarını eylem ve yargılarında serbest bırakma, kendi görüşümüze ve çoğunluğun görüş biçimine aykırı düşen görüşlere sabırla, hem de yan tutmadan katlanma demektir. İzin verme, aldırmama, iyi karşılama anlamlarına da gelir.
Sosyal ilişkilerde bir tarafın, bazen farkında olmadan, kasıtlı olmayarak, bazen de kasıtla diğer tarafa (maddi/manevi) zarar verebilecek bir sahne yaratması durumunda, diğer tarafın bunu görmezden gelerek veya cevabından vazgeçerek ödün vermek tahammülünü (erdem) gösterebilmesidir.
Hoşgörü nedir ve hoşgörülü nasıl olunur?

Hoşgörü, sağlıklı insan davranışıdır. Hoşgörü sağlıklı insan hayatının, özüdür. Beşeri münasebetlerin temelidir.

Bugün her zamankinden daha fazla hoşgörüye ihtiyacımız olduğu aşikardır.Olumsuz birçok davranışın sebebi, yeterince hoşgörülü olamamaktır.Evde, trafikte, sokakta, okulda, işyerinde, kısaca insanın olduğu heryerde eğer hoşgörü yoksa orada bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik,tartışma, kavga olumsuzluk adına her şeyi görebilmek mümkündür.

Eğitimli ya da eğitimsiz her insanda görülebilen bir eksikliktir,hoşgörüsüzlük. Peki bunun sebebi nedir ? Neden tarih boyunca YüceMilletimizin hasletlerinden olmuş bir davranışı, bugün yeterincegösteremiyoruz. Bunun bir çok sebebi olabilir. Bunlardan kanaatimizce enönemlisi: insanın kendisi ile barışık olamamasıdır. İnsanımız,kendisine güvenmiyor, inanmıyor. Kendisini yeterince tanımıyor . Enönemlisi kendisini sevmiyor, saygı duymuyor. Eğer insanın kendisinesaygı ve sevgisi kalmamışsa, kendisi ile barışık olması da mümkündeğildir.

Düşünün, en son ne zaman aynaya bakıp, kendinize gülümsediniz. Bu sabahkaç kişiye merhaba, günaydın ya da hayırlı sabahlar dediniz. Yoksa hergördüğünüz, tanıdığınız kişi için bu işte öyle biridir diye olumsuz mudüşündünüz ? Ayıbını mı aradınız ? Bu sabah trafikte içinizden kaçkişiye bir şeyler mırıldandınız . Kaç defa yardıma ihtiyacı olaninsanları gördüğünüzde başınızı çevirdiniz . Okulda, sınıfta, sırada kaçkişiye kötü davrandınız. Arkadaşlarınızı, bencilliğinizden dolayıüzdünüz. Yönetici iseniz, idarenizdeki kaç insanı yeterincedinlemediğiniz için kırdınız. Yoksa siz sadece kendinizi midüşünüyorsunuz ?

Hoşgörü bir vurdumduymazlık değildir. Hoşgörü görmezlikten gelmek hiçdeğildir. Hoşgörü kendini bilmektir. Hoşgörü haddini bilmektir. Hoşgörühaddini bilerek sürdürülen hayat biçimidir. Hoşgörü bir anlayıştır,anlayışlı olmanın adıdır, sevginin yoludur. Hataları düzeltebilmedir.Yoksa bana ne lazımcılık değildir. Anlayışın kendisidir. Hoşgörü, çağıngetirdiği sorunların, aç gözlülüğün, doyumsuzluluğun, sevgiyoksunluğunun, güvensizliğin çaresi olabilecek bir anlayış tarzıdır,insanın özüdür.

Görülen odur ki bugün insanımız kendisi ile barışık değil. Her gün,haberlere baktığınızda olayların bir çoğunun sebebinin hoşgörüsüzlüktenkaynaklanıp kaynaklanmadığını bir düşünün… İnsan kendisi ile barışıkolamadığı zaman, toplumda kendisi barışık olamıyor. Sonra da herkes birbaşkasını suçluyor. Çünkü en kolayı bu.

Hz. Mevlana: “ Ben insanların ayıplarını gören gözlerimi kör ettim. Sen de onlara benim gibi iyi gözle bak.” Diyor ve ekliyor.

“Bakın ! Toplumsal bunalımların, kavga ve dövüş ortamının tek ve engüçlü doğuş sebebi sevgi eksikliğidir. Bunun en doğru tedavi yolu isesevgiyi aramak, yaşamak, uygulamaktır. Hoşgörülü olursanız seversiniz.Sevilirsiniz. Karar verirseniz ve de bu yolda çalışırsanız her şeye ulaşırsınız !”

Hoşgörü ustası Hz.Mevlana, gibi Yunus Emre, Bektaş Veli, Karaca Sultanda insanları hoşgörüye davet etmişler ve yaşadıkları dönemde Anadolu’yubir hoşgörü cennetine çevirmişlerdi. Ama bugün aynı Anadolu’da hoşgörüyerine daha çok hoşgörüsüzlük almış başını gidiyor.

Toplumda hoşgörüye dönüşün, hoşgörüyü davranışa dönüştürmenin yolu,hoşgörünün yayılması, insanın sevgiyi yaşamasına, kendisine saygıduymasına, kendisi ile barışık olmasına bağlıdır. Hoşgörünün bir hayatbiçimine dönüştürülmesi gereklidir. Bunun için de, Hz. Mevlana ve diğerhoşgörü ustalarının peşinden daha fazla gitmek, onları daha fazlaanlamaya çalışmak gereklidir.

Yazımızı hoşgörü ustalarının öğüdü ile bitirelim :

- “ Yıktığın varsa yapacaksın.
Ağlattığın varsa güldüreceksin.
Döktüğün varsa dolduracaksın.
Çıplakları giydirecek, açları doyuracak. Az halkı çok edeceksin. Ve en önemlisi :
Eline,diline, beline sahip olacaksın !”
Hoşgörülü olacaksın.

Madde Madde Hoşgörü ve Hoşgörülü Olmak Hakkında Bilgi

1.1. Hoşgörü,
dünyamızdaki kültürlerin zengin çeşitliliğini, ifade biçimlerini veinsan olmanın yollarını kabul etmek, bunlara saygı göstermek bunlarındeğerini bilmektir. Hoşgörü, bilgiyle, açıklıkla, iletişimle ve düşünce,vicdan ve inanç özgürlüğüyle beslenir. Hoşgörü çeşitlilik içindekiuyumdur. Hoşgörü, yalnızca ahlaki bir görev değil, aynı zamanda siyasive hukuki bir gerekliliktir. Barışı olanaklı kılan erdem, yani hoşgörü,barış kültürünün savaş kültürüyle yer değiştirmesine katkıda bulunur.

1.2. Hoşgörü,
kabullenme, lütfetme veya göz yumma değildir. Hoşgörü, hepsininüzerinde, başkalarının evrensel insan haklarının ve temelözgürlüklerinin tanınmasıyla teşvik edilen etken bir tavırdır. Hoşgörühiçbir koşulda, bu evrensel değerlerin ihlal edilmesini meşrulaştırmakiçin kullanılamaz. Hoşgörü, bireyler, gruplar ve Devletler tarafındanuygulanır.

1.3.Hoşgörü,
insan haklarını, çoğulculuğu (kültürel çoğulculuğu da içine alan),demokrasiyi ve hukuk devletini destekleyen sorumluluktur. Hoşgörü,dogmatizmi ve mutlakçılığı reddetmeyi içerir ve uluslararası insanhakları mevzuatına yerleştirilmiş standartları onaylar.

1.4. Hoşgörü
İnsan haklarına saygıyla tutarlı olarak, hoşgörü uygulaması, toplumsaladaletsizliğin hoş görülmesi veya inançların terk edilmesi veyazayıflatılması anlamına gelmez. Hoşgörü, kişinin kendi inançlarına bağlıolmakta özgür olması ve başkalarının da kendilerine ait inançlara bağlıolduğunu kabul etmesi demektir. Hoşgörü, görünüşü, durumu, konuşması,davranışı ve değerleri doğal olarak farklı olan insanların barış içindeve oldukları gibi yaşama hakkına sahip oldukları gerçeğini kabul etmekdemektir. Hoşgörü, aynı zamanda, birisinin görüşlerinin zorlabaşkalarına kabul ettirilmemesi demektir.”

Hoşgörü Hakkında Özlü Sözler, Anlamlı Deyişler ve Atasözleri

Hoşgörü, en iyi dindir.
Victor Hugo

Hoşgörü, uygarlığın biricik sınavıdır.
Arthur Helps

Hoşgörüsüzlük, insanın kendi davasına inanmasının bir kanıtıdır.
Gandhi

Meyvesi çamura düşüyor diye, ağaca mı lanet edilir?
Hölderlin

Toplumsal hayatta en yararlı erdem hoşgörüdür
Dale Carnegie

Bu çağın gereği ortak bir din değil, çeşitli dinlere bağlı insanlar arasındaki karşılıklı hoşgörü ve saygıdır.
Gandhi

Hoşgörü, yapılan her şeyinkolayca kabul edilip onaylanması değildir. Hoşgörü, başkalarınıngörüşlerini anlama yeteneği ve acı bir duygu beslemeden, anlayışlı birtartışma arzusudur.

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 12:59 pm
Hacegan__
Eğitimli ya da eğitimsiz her insanda görülebilen bir eksikliktir,hoşgörüsüzlük. Peki bunun sebebi nedir ? Neden tarih boyunca YüceMilletimizin hasletlerinden olmuş bir davranışı, bugün yeterincegösteremiyoruz. Bunun bir çok sebebi olabilir. Bunlardan kanaatimizce enönemlisi: insanın kendisi ile barışık olamamasıdır. İnsanımız,kendisine güvenmiyor, inanmıyor. Kendisini yeterince tanımıyor . Enönemlisi kendisini sevmiyor, saygı duymuyor. Eğer insanın kendisinesaygı ve sevgisi kalmamışsa, kendisi ile barışık olması da mümkündeğildir.

Zamanlama mükemmel efe adminim güzel paylaşımın için teşekkür ederim.

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 7:13 pm
efe_19
Hacegan yorum için tşkler

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 7:15 pm
efe_19
ELagan tşkler

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 8:15 pm
Koray
Hoşgörü; Farklı düşünce ve davranışları olgunlukla karşılama, önemsiz hataları hoş görerek bağışlama anlamına gelen ahlaki bir terimdir.
Sözlükte müsaade etme, güçlük çıkarmama, göz yumma, katlanma, affetme, hoş görme demek olan höşgörü, başkalarının düşünce, inanç ve davranışlarına müdahale ve baskıda bulunmamak, onları serbest bırakmak, kendi kişilik ve anlayışımıza ya da çoğunluk tarafından benimsenip uygulanan tutum ve davranışlara sabırla ve taraf tutmadan katlanmak manasındada kullanılır. Hoşgörü, bir kimsenin kendi hoşuna gitmeyen bir harekete engel çıkarmamaya her zaman kendisini hazır hissetmesidir.

Hoşgörülü birey birinin hatasını yüzüne vurup utandırmadan, başkalarının yanında onu mahcup etmeden, sabır ve anlayışla kusurunu telafi etmesine imkan vermelidir.

Hoşgörülü olmanın bize bir zararı olmayacaktır aksine bize faydası olacaktır. Çünkü hoşgörülü bir insan toplum içinde daha çok sevilir. Sonuçta herkes hata yapabilir ve bize düşen yapılan bu hatayı affetmek hata yapanın bu hatasını telefi etmesine izin vermektir. Hoşgörülü olmak insanların bize güvenmesini, bize sevgi ve saygı göstermesini kazandıracaktır. Hataları sabırla karşılama, affedici ve hoşgörülü olma,insanların kusurlarına katlanma insanı olgunlaştıran ve değeri yücelten bir davranıştır.

Allah Teala tarafından en şerefli varlık olarak yaratılan insanoğlunun dünyada huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşayabilmesi için uyması gerekli davranışlardan biri de hoşgörüdür.

Hoşgörü: Kusurlara göz yummak ve aldırmamak demektir.(1)

Hoşgörü, sağlıklı insan davranışıdır. Hoşgörü sağlıklı insan hayatının, özüdür. Beşeri münasebetlerin temelidir.

Hoşgörü bir vurdumduymazlık değildir. Hoşgörü görmezlikten gelmek hiç değildir. Hoşgörü kendini bilmektir. Hoşgörü haddini bilmektir. Hoşgörü bir anlayıştır, anlayışlı olmanın adıdır. Hoşgörü sevgi yoludur.

Bugün her zamankinden daha fazla hoşgörüye ihtiyacımız olduğu aşikardır. Olumsuz birçok davranışın sebebi, yeterince hoşgörülü olamamaktır. Evde, trafikte, sokakta, okulda, işyerinde, kısaca insanın olduğu her yerde eğer hoşgörü yoksa orada bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik, tartışma, kavga ve olumsuzluk vardır.

Her konuda olduğu gibi hoşgörü konusunda da en güzel örnek Peygamber Efendimizdir. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) “Muhakkak ki ben müsamahakar bir Tevhit diniyle gönderildim.”(2) buyurmuştur.

İslamiyet başkalarının ilmi kanaatlerine, fikrine tecavüz edilmesini, vicdanlarına baskı yapılmasını caiz görmez. Yüce Allah, her şeye gücü yettiği halde insanların pek çok kusur ve hatasını bağışlamaktadır. Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerimde “(Ey peygamberim!) Allah’ın merhameti sayesinde, onlara yumuşak davrandın! Şayet kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi. Şu halde onları affet; bağışlanmaları için dua et” (3) buyrulmaktadır.

İslam tarihi Müslümanların başka inançtaki insanlara gösterdiği müsamaha örnekleri ile doludur. İslam Aleminde yaşayan gayri Müslimler asırlarca Müslümanlarla yan yana yaşadılar. Herhangi bir zulüm ve işkenceye maruz bırakılmadılar. Müslümanlar hoşgörüyü böylece sözde değil davranışlarıyla bütün dünyaya gösterdiler. Milletimizin dün olduğu gibi bu günde böyle bir olgunluk içinde bulunduğuna inanıyoruz.

Hz. Mevlana: “Ben insanların ayıplarını gören gözlerimi kör ettim. Sen de onlara benim gibi iyi gözle bak.” Diyor ve ekliyor: “Ben bir pergel gibiyim bir ayağımla şeriat içre, öbür ayağımla yetmiş iki milleti dolaşırım. ” İşte Dünyanın muhtaç olduğu hoşgörü bu.

Hoşgörü mimarı Hz.Mevlanalar, Yunus Emreler, Hacı Bektaş Veliler insanları hoşgörüye davet etmişler ve yaşadıkları dönemde Anadolu’yu bir hoşgörü cennetine çevirmişlerdi. Ama bugün aynı Anadolu’da hoşgörü yerine daha çok hoşgörüsüzlük almış başını gidiyor.

Toplumda hoşgörüye dönüşün, hoşgörüyü davranışa dönüştürmenin yolu; insanın sevgiyi yaşamasına, kendisine saygı duymasına, kendisi ile barışık olmasına bağlıdır.

Hoşgörünün bir hayat biçimine dönüştürülmesi gereklidir. Bunun için de, Hz. Mevlana ve diğer hoşgörü mimarlarının peşinden gitmek, onları daha fazla anlamaya çalışmak gereklidir.

Yazımızı hoşgörü ustalarının öğüdü ile bitirelim :

“ Yıktığın varsa yapacaksın.

Ağlattığın varsa güldüreceksin.

Döktüğün varsa dolduracaksın.

Çıplakları giydirecek, açları doyuracak. Az halkı çok edeceksin. Ve en önemlisi: Eline,diline, beline sahip olacaksın ! Hoşgörülü olacaksın."
[size=150][/size]

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 9:03 pm
efe_19
elif adminim tşkler

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Çar Şub 15, 2012 11:20 pm
jassenya
Harika konulara değiniyorsunuz ...siz foruma katılan arkadaşlarımı sizin nezdinizde sizide kutlamak istiyorum efe adminim....yüreğinize sağlık..hoşgörüye çok ihtiyacımız var insan ilişkilerinde ...Dilerim bir nebzede olsa formadaki konulardan payımıza düşeni alabiliriz..saygılar....

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Per Şub 16, 2012 10:00 am
efe_19
Koray tşkler

Re: Hosgörü Nedir ?

İletiTarih: Per Şub 16, 2012 2:20 pm
efe_19
Jassenya yorum için tşkler