Eyvallah’ın manasını gerçek anlamıyla düşündünüz mü? Tasavvufî kültürün en latif tabirlerinden biri olan ‘eyvallah’, çoğu kimseler tarafından yerli yersiz, gelişigüzel kullanılmasına rağmen yine de işitildiğinde veya söylenildiğinde ruhlara serinlik ve rahatlama bahşeden tılsımlı bir söz. Mânevî terbiyeyi insanî hayatta nakış nakış işleyen ve inceleyen tasavvuf, bu hassasiyeti konuşma üslûbunda da göstermiştir. Eyvallah, üç ayrı kelimeden oluşan Arapça bir cümle. ‘Ey’ veya ‘-iy’, ‘evet, tabii’ gibi anlamlara gelir. Bilhassa vav’la beraber ...
Dibi yosun tutan denizlerle ilgilenme. Sen dağları seyret.Yenik düşüyorsan özlemlerine aldırma,kalbindeki o uçsuz bucaksız sevgiyi hisset. Işıklar sönmüşse ve karanlıksa ona da aldırma, ay ışığını seyret.SABRET... Sabret ki herşey hissettiğin kadar derin ve sonsuz olsun. Sabret ki herşey gönlünce olsun..
Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum Gözlerim parke parke taş duvarlarda Açılıyor hayal pencerelerim Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum ...
"...Dünya hayatı ağır imtihanlarla doludur... Kimi zaman o kadar ağırdır ki... Dünyada ölürsünde dirilerin arasında kalırsın sadece ... Yaşıyormuş gibi... ... Mutluymuş gibi... Herşey yolundaymış gibi... Allah rızası için etrafındakiler üzülmesin diye yaparsın bunu... Bir Rabbe anlatırsın , çünkü seni bir anlayan odur..."
Sevgi;Önce 'ben' yerine önce 'sen' diyebilmek Kendinden önce onu, onun mutluluğunu düşünebilmektir.Onun yanında huzur bulmak, güven duymak, her ne olursa olsun yanında olacağını, seni seveceğini bilerek 'kendin' olmaktır.
Sevgi;Sevdiğinin yüreğinin güzelliğine ve sevdasına inanmak Onu mutlu etmek uğruna zevkle emek etmektir. Sevdiğinin gözlerinde kaybolmak Bedeninde bir olmaktır.